Sözlü kültür ne demek ve sözlü kültür özellikleri nelerdir

Sözlü kültür ne demek ve sözlü kültürün özellikleri nelerdir


İnsanlığın ilk ve en önemli bilgi birikimi ve iletişim tarihinin ilk dönemi olan sözlü kültürü, geçmişten günümüze maddi ve maddi olmayan geleneğin tamamıyla sözlü (oral/ağızsıl) olarak üretilmesi, ağızdan ağıza, kulaktan kulağa anlatılarla yaygınlaştırılması ve kuşaktan kuşağa söz ile aktarılması olarak tanımlayabiliriz.

Ong’a göre toplumun ortak malı olarak görülen sözlü kültür, hazır kalıpların deneyimleri pekiştirip biçimlendirmesiyle oluşmuş ve metinden yoksun olduğu için toplum hafızasında yüzyıllara dayalı olarak gelişmiş ve halkın bilincine etki ederek varlığını sürdürmüştür.

Sözlü Kültür, sözlü bilgi, bellek, formül ve kulak

Sözlü bilgiyi, insanlık tarihinde gündelik yaşam pratiklerine bağlı olarak deneyim ve gözlem yoluyla elde edilen, henüz yazının olmadığı bir dönemde sadece ağız yoluyla konuşularak üretilen, kulaktan kulağa şifahi olarak aktarılıp yaygınlaştırılan ve insan belleğinde kayıt altına alınarak depolanan malumat şeklinde tanımlamak mümkündür.

Sözlü bilgi insanlığın ilk döneminde deyim yerindeyse gündelik bilgi olarak işlev görmüş ve yazının icadına kadar da egemenliğini sürdürmüştür. Her ne kadar bilimsel olmasa da uzun yıllar boyunca tecrübe ve gözlemlere dayanması sözlü bilgiyi insanlık için değerli hâle getirirken, bu bilginin ağız yoluyla üretiminde söz üstadı kişiler yani ozanlar öne çıkmıştır. Sözlü bilginin, -en güzel biçimde söylenerek üretilmesi kadar zaman içerisinde insanlığın ihtiyacına bağlı olarak artması dolayısıyla formülleştirilerek bellekte kayıt altına alınması ve anımsanması da hayli önem kazanmıştır.

Yazının olmadığı bu kültürel ortamda artık yaşayan insanın belgeleri yokken, sadece belleği var olmuş ve; salt anımsadığını bildiğinden anımsamak için kendisine yardımcı olacak bazı formüller geliştirmiştir kısacası. Artan ihtiyaç ve anımsanma zorluğu nedeniyle bilgi; aynı zamanda ses uyumuna dikkat edilerek ritmik açıdan formülleştirilmiştir. Bu nedenle herkesin bilebileceği ve kolayca akılda tutabileceği biçimde formüle edilmiş atasözleri, deyimler, bilmeceler gibi söz öbekleri oluşturulmuştur. Hâliyle bu kültürde bilginin depolanması ve anımsanması kapsamında bellek çok önemli bir yer tutmuş ve bellekleri en güçlü olan insanlar en bilgili sayılmıştır. Devamını Oku




Click to rate this post!
[Total: 0 Average: 0]
0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir